"İzmir küme düştü"

Taşpınar, yaptığı yazılı açıklamada, Altay'ın yapayalnız bir kulüp olduğunu belirterek, ''Bu camianın artık gerçeklerle yüzleşmesi ve kulübü içine doğru çeken büyük girdabın farkına varması gerekir. Bugün, ben ve yönetim kurulundaki arkadaşlarım günah keçisi oldular. Yarın bir başkası olacak. Ancak Altay'ın ve kentin dinamikleri harekete geçmediği takdirde yarın günah keçisi de bulunamayacak'' görüşüne yer verdi. 

Altay'ın daha önce mali açıdan küme düştüğünü savunan Taşpınar, açıklamasına şöyle devam etti: 
''İzmir futbolunda doğal bir seleksiyon var. 100 yaşına gelmiş kurumlar hızla eriyor. Bu ekonomik sistemin değişmesi adına çaba göstermediğimiz sürece çok daha kötü günler göreceğiz. Buna emin olun. Genelinde İzmir kulüplerini, özelde Altay'ı yalnızlaştırıp kanser gibi sarıp sarmalayan bu sistemi sorgulamak gerekir. Küfür etmek, tesis basmak, içindeki kini yazıya dökmek, kulübün gerçeklerini bilmiyormuş gibi yorumlar yapmak işin en kolayı. Biz, mali açıdan çoktan küme düşmüş bir kulübü, bir yıl daha yaşatabilmek adına büyük bir sorumluluk aldık. Sonuçta küme düştük, ancak küme düşen sadece Altay değil tüm camia ve İzmir'dir. 

Küme düşmeye da asla ve asla kılıf aramıyoruz. Ancak Altay Kulübü'nün bu gerçeklerini herkesin artık anlaması, aynaya bakıp yüzleşmesi, sorumluluğu duyması ve suçu biraz da kendisinde araması gerekir. 'Taşpınar düşürdü', 'Taşpınar tarihe geçti', 'küme düşüren başkan' yorumları ne yazık ki Altay Kulübü'nün iç acıtan gerçeklerinden uzakta yaklaşımlardır. Tekrar söylüyorum, bu sezon günah keçisi benim, yarın günah keçisi olmaya kim gönüllü olacak merak ediyorum.'' 

Taşpınar, sağlıklı bir yapılanma çıkması halinde görevi bırakmaya hazır olduklarını, özellikle Altay 1914 Taraftarlar Derneğinin istifalarını istediğini bildirdi. 

Koltuk sevdalısı olmadıklarına işaret eden Taşpınar, ''Takımın küme düşmesinde tüm suçlu biziz. Kulübü 1 yıl daha yaşatabilmek adına büyük çaba gösterdik. Tüm gelirlerin temlikli olduğu bir dönemde, 23 milyon borç ve 10 milyon TL gider bütçesiyle mucizeyi gerçekleştirmek istedik, ancak başaramadık. Yılda sadece 4-5 milyon TL geliri olan, borcu 23 milyon TL'yi bulan ve her sene en az 10 milyon TL ödemeye mahkum bir şirket nasıl ayakta kalamazsa Altay'ın durumu da bundan ibarettir'' ifadesini kullandı. 

Bu nedenle sponsorluk gelirlerini en üst seviyeye çıkarabilecekleri bir hareket planı belirlediklerini vurgulayan Taşpınar, mutfak ve tesis giderlerini bu şekilde sıfır noktasına indirdiklerini, borçlarını önemli ölçüde revize ederken, yeni bir borç yükü de yaratmadıklarını bildirdi. 

Taşpınar, gelinen noktada, futbolcu kadrosuna dönemlerine ait borçlarının sadece yaklaşık 350 bin lira olduğunu belirterek, küme düştükten sonra bunları da konuşmanın bir anlamının kaldığına dikkati çekti. 

“Kaç darbeye dayanabiliriz”
Profesyonel Şube Sorumlusu Tamer Kanböre ise MHK Başkanı Oğuz Sarvan'ın İzmirli olmasının, adalet istedikleri bir ortamda tamamen aleyhlerine geliştiğini savunarak, şu ifadeleri kullandı: 
''Kümede kalmak için çalışan bir takım, üst üste kaç darbeye dayanabilir? İzmir'de 2-1 kaybettiğimiz Mersin maçındaki ofsayt gol, ilk yarıdaki Adanaspor maçında Mehmet Şen'in faul nedeniyle sayılmayan golü, Giresunspor karşılaşmasında aleyhimize çalınan penaltı, 2-2'lik Güngören Belediyespor maçında rakibin faul golünün geçerli sayılması, Kartalspor ve Boluspor karşılaşmalarında verilmeyen net penaltılarımız, Akhisar Belediyespor maçında Murat Karakoç'a yapılan faulün verilmemesinden gelen gol. Wasswa, Evren, Murat Karakoç, Ufukhan ve Özkan'a en kritik haftalara girilirken gösterilen kımızı kartlar, Adanasporlu Koray'a ve daha bir sürü isme ise nedense gösterilmeyen kırmızı kartlar. Birçok oyuncumuzun bizi performans yönünden hayal kırıklığına uğrattığı bir ortamda bunlar küme düşmenin mazeretleri değil, ancak önemli nedenlerinden biridir.'' 

Kanböre, Gençlerbirliği ve Sivasspor maçlarında Bucaspor için hem ligi hem de kupayı noktalatan iki hakem Süleyman Abay ve Kuddusi Müftüoğlu'nun birer hafta sonra Altay maçlarına verildiğini de hatırlatarak, şunları kaydetti: 
''Bu örnek bile haklılığımızın birer göstergesidir. İzmir adına bu kadar vahim hataların yapıldığı bir sezonda iki İzmir takımının da küme düşmesi konusunda Oğuz Sarvan ve Ünsal Çimen ne düşünüyorlar çok merak ediyorum''