Peri Masalları: Tsonga

Turnuvaya seribaşı olmadan gelmişti Fransız Tsonga. 2008 yılına kadar herhangi bir grand slam’de önemli bir başarısı da yoktu. Yeni yeni çıkış yapıyordu. Önemli bir oyuncu olması elbette bekleniyordu ama bu kadar keskin bir şekilde mi? Kesinlikle değil…

Henüz ilk turda Andy Murray ile eşleşmek gibi bir talihsizlikle karşılaşsa da Britanyalı rakibini dört sette geçmeyi başarıyordu Tsonga. Daha sonra Sam Warburg ve Guillermo Garcia-Lopez’e set vermeyen Fransız, dördüncü tura yükseliyordu. Dördüncü turda vatandaşı ve turnuvanın 8 numaralı seribaşısı Richard Gasquet karşısında zorlanan Tsonga, bu maçı da dört sette almayı başarıyordu. Çeyrek finalde Youzhny karşısında set kaybetmeyen Fransız, yarı finalde Nadal karşısına çıktığında çoğu kişi “buraya kadar” diyordu ama Tsonga’nın “tamam mı, devam mı?” sorusuna cevabı, “devam” oldu. Dünya 2 numarasını korttan silen “Muhammed Ali” lakaplı Fransız, finalde Federer’i eleyen Djokovic karşısına çıkıyordu. Djokovic karşısında ilk seti kazanan Tsonga, 1983’ten beri grand slam zaferi bekleyen Fransızları oldukça heyecanlandırmayı başarsa da, sonunu getiremiyordu. Lakin maçı dört sette kaybederken turnuvadan çok güzel anılarla ayrıldığı su götürmez bir gerçekti.