Mustafa Akçay: Çobanın uykusu kurdun yolunu açar

“Kendimi hep eksik hissettim onun için de hep okudum” diyen de oydu, 3 Temmuz’la başlayan sarsıcı şike sürecini İsa’nın ünlü “İlk taşı en masum olanınız atsın” sözleriyle açıklayan da. Zengin kütüphanesi ve derin entelektüel tasavvuruyla Türk futbolunun filozof Mustafa’sı Mustafa Reşit Akçay’dan Eurosport.com Türkiye'ye özel açıklamalar.

Sezon sona erdi, 1461 Trabzon ile ligi üçüncü sırada tamamladınız. Trabzonspor ile aranızdaki bağ nedeniyle de playoff hakkınızdan feragat ettiniz. Etmek zorunda kaldınız. Bir yere varmadan koşmayı daha ne kadar sürdüreceksiniz?
Şu anda kulübümde bir kongre süreci var. Yönetim kurulu 1461’in kimliğini futbolcu üreten bir platform olarak tespit etti. Bir teknik adam olarak mevcut yapı bana uymuyor. Şu an görünen o. Yarışmacı anlayışta biriyim. Mayıs sonundaki seçim sonrası konular hakkında yeniden değerlendirmelerde bulunacağız. İcrayla ilgili bir boşluk var şu an kulüpte. Bu boşluk, seçimin sonuçlanmasından sonra giderilecektir.

Boluspor ile adınız anılıyor. Boluspor Başkanı Abdullah Abat’ın sizi takımın başına getirmek istediği konuşuluyor.
Boluspor ile ilgili bir takım şeyler benim de kulağıma geliyor. Dediğim gibi, bunların hiçbiri şu anda bir gerçeklik teşkil etmiyor. Gerçek olan şey 28 mayıstan sonra atılacak olan adımlardır. Bu tarihten önce, benim hangi takıma gideceğimle ilgili yazılanlar çizilenler önemli değil. Seçim sürecini bekleyip göreceğiz. Bize yakışan terbiye gereği, mevcut olan yapıya saygı göstermeliyiz.

Şenol Güneş Trabzonspor’u bıraktığında adınız o koltuk için de geçti. Ancak olmadı.
Bu tip tartışmalar yaşandı biliyorum. Tabii ki her Trabzonlu teknik adam gibi bizim de Trabzonspor’da görev yapmak gibi bir isteğimiz var. Bu istek ve arzuyu ahlaki ölçülerde doğru, mantıklı ve zamanında uygulamaya koymak gerekiyor. Tercih edilmiyorsak da, tercih edilmeme nedenimizi kendimizde aramalı, kendimizle ilgili eksikleri gidermeliyiz. Talip olduğumuz yere iyi hazırlanmalıyız. Ama elbette ki nihai amacım bir gün Trabzonspor’un başında olmak. Bunu reddetmek akla mantığa aykırı.

Türk futbolunun en çok okuyan teknik direktörü olabilirsiniz? Bunu kulübe de yansıttığınızı tahmin ediyorum.
Kulübe bir kütüphane yaptık, şu anda kitaplarımız belirli bir seviyede. Ben de son zamanlarda Hallac-ı Mansur'u Murat Bardakçı'dan Şahbaba'yı okuyorum. Mesnevi Şerif ciltleriyle mevcut. Yunus Emre’nin hayatı ve şiirleri var. Doğan Cüceloğlu’nun kitapları da elbette. Trabzon tarihi, Trabzon futbol kültürüyle ilgili yayınlarımız da var. Ama futbolcularımızı okumaya sevk etmek, sanıldığından daha zor.

“Ene’l Hakk” ifadesinin sahibi Hallacı Mansur, sanırım tasavvuf kültürünün en önemli çıkışlarından sayılabilecek bu sözleriyle yanlış anlaşılmıştı. Bu mazmunun kodları doğru okunamamıştı.
Hallac-ı Mansur’u ve onun Ene’l Hakk deyişini bir gün çok daha uzun ve etraflı şekilde konuşuruz. Ama bu filozofik okumaların yanında yapıp etmelerimize de dikkat etmeliyiz. Kolumuza ‘respect’i takıyorsak, buna uygun davranmalıyız. Mevlana’nın ‘Ya olduğun gibi görün ya da göründüğün gibi ol’ deyişini de hatırlatmak isterim. Son zamanlarda Türkiye’de artan gerginlikle ilgili hepimiz dikkatli olmalıyız. Unutmayalım ki çobanın uykusu kurdun yolunu açar.