İtalya Ligi: 14. haftanın panoraması

Hafta arası oldukça kritik dönemden geçerek Şampiyonlar Ligi maçlarını kazanıp, Pazar akşamına moralli giden iki ekibin karşılaşması haftanın maçıydı şüphesiz. Maçın başından sonuna kadar galibiyeti daha çok arzulayan; çok iyi bir taktik maçı oynayıp, sağlam bir motivasyon patlaması yaşayan taraf ise Milan’dı.

Her ne kadar tartışmalı bir penaltı golüyle öne geçilse de, maçın gidişatı dengenin Milan tarafından bozulacağına işaret ediyordu sanki. Gerektiği zaman önde presle, gerektiği zaman takımca topun arkasına geçilerek uygulanan sert alan savunmasıyla Juventus’u çözümsüz bırakıyorlardı. Golden sonra ise o savunulan arkası fileli üç direğe neden “kale” denildiğini daha çok anladık. Zira Juventus’un o kale içine ulaşması, Dol Guldur’u ele geçirmekten daha zordu!

Başta genç sol bek Constant olmak üzere çok iyi oynayan savunma önündeki orta saha üçlüsü, hiç yerinden kıpırdamadı. El Shaarawy, Robinho ve Boateng’ten oluşan hücum hattı tek başına patlama özelliğine sahipti zaten, oldukça tehditkâr olmaya devam ediyorlardı. Juventus’da ise minyatür trequartistalardan Giovinco; oyuna girdikten sonra oldukça hareket getirdi, yakalanan nadir fırsatlarda söz sahibiydi. Neredeyse röveşata golleri modasına da katılıyordu…

Juventusluların tabiriyle “devre arası co-ownership’i iptal etsek yeridir” dedirtecek bir 45 dakika oynayan Isla, maçın kötülerindendi. Orada bir Litchsteiner olmak kolay değildi zira… Bu galibiyet Milan’a sıralama olarak çok şey katmasa da; kendilerine yeniden büyük takım hissini yaşatması adına çok önemliydi. Juventus ise asıl önemli maçını hafta arası Chelsea karşısında kazandı, biraz da o motivasyon düşmesi yaşandı sanki… Ligde her zaman olduğu gibi favori olmaya devam edeceklerdir.

Bu hafta bir de Sicilya Derbisi vardı… Kâğıt üstünde daha kompakt oyunlar sergileyen ve iyi skorlar alan Catania favori gözükse de; böyle maçları atmosferi de kullanarak oynamayı çok iyi bilen Palermo, 4 şahane golün atıldığı maçta kazanmasını bildi. Uzun zamandır ortalıkta gözükmeyen Ilicic, galibiyetin mimarı oldu.

Ligde üst üste 5 maç kazanan Fiorentina ise “Barcelona değiliz ya arkadaş…” diyerekten kötü oynama kredilerini kullanıyor ve El Hamdaoui’nin son dakikalarda gelen golüyle beraberliği zor kurtarıyordu Torino karşısında. Torino ise oynadıkları futbolla, haftaya sahne alacak Torino Derbisi’nde siyah-beyazlı tarafa o kadar da rahat bir maç sunmayacaklarını gösteriyorlardı.

Roma kazanıyor ve üstelik iki haftadır gol yemeden, hatta az tehlike yaşayarak kazanıyor… Lamela’nın yokluğunda sahne alan; fırsatçılık ve bitiricilik açısından “Yeni Inzaghi” sinyallerini veren Destro’nun tek golü, Pescara deplasmanında üç puan için yeterli oldu. Bir sonraki hafta Fiorentina’yla karşılaşacakları maç; onların zirveye oynayan bir takım olup, olmayacaklarını net şekilde gösterecektir.