İki stadyumun hikayesi

TarafındanEurosport

Yayınlandı 12/10/2011 - 14:07 GMT+3

West Ham United’ın Londra 2012 Olimpiyat Stadı’nı satın alma hayalleri suya düştü. Tottenham, Leyton Orient ve West Ham United’ın talip olduğu Olimpiyat Stadı’nı kapmak için bu üç takım arasında inanılmaz bir çekişme vardı. Çağrı Develioğlu olimpiyat stadı gerçeğini yazdı...

west ham olympic stadium

Görsel kaynağı: Eurosport

Doğu Londra’da, Stratford semtine kurulan olimpiyat üssü, West Ham United’ın mahallesi Upton Park ile Leyton’ın tam ortasında yer alıyor, biraz daha uzak kalmasına rağmen Tottenham’ın da iştahını kabartıyordu.

12 Kasım 2010’da açılan stadyum satış ihalesine Tottenham Hotspur, AEG işbirliği ile girerken; West Ham United’ın kolundan ise Newham Konseyi tuttu.

Olimpiyatların ardından kapasitesi 60 bine düşürülecek olan stadyumun satış hakkını West Ham United kazandı.

İngiltere Premier Ligi

Dev rekabetin unutulmaz maçları

13/01/2013 - 13:55

Ancak bunun ardından Leyton ve Hotspurs’ten ardı arkası kesilmeyen davalar ve itirazlar geldi.

Leyton’ın argümanı stadyumun kendilerine daha yakın olduğuna dairdi. Kulüp Başkanı, bunun haksız bir rekabet olduğunu zira, West Ham’ın bölgede daha da popülerleşip Leyton Orient’i iflasa sürükleyeceğini söylüyordu.

İki kulüp de Newham Konseyi’nin, West Ham’e verdiği 40 milyon sterlinlik hibenin nedenini öğrenmek istediğini söylüyordu. Bununla birlikte ihale kararının durdurulmasına ilişkin de sürekli dava açılıyordu.

West Ham ve Newham, bu davanın satış işlemini sürüncemede bırakacağından ve taşınma işleminin gecikmesinden dolayı korktu ve iki taraf arasındaki anlaşma iptal oldu.

Leyton Başkanı Barry Hearn dün yaşanan bu olayın ardından “West Ham United’ı kupa finalinde yensek bu kadar sevinmezdim” diyerek stadyumu ne kadar çok istediğini gösteriyordu.

Olimpiyat Komitesi stadyumu satmaktan vazgeçtiğini ve kiralama yöntemine gideceğini açıkladı. Konuşulanlara göre kiralamaya en yakın kulüp yine “Hammers” gibi görünüyor.

Kısacası 2012 Londra Olimpiyatı’nın yapılacağı bu mimari şaheseri kapmak için üç kulüp amansız bir savaş içerisinde.

Peki bizim Olimpiyat Stadı ne alemde?

Atatürk Olimpiyat Stadı, Galatasaray’ın taşınma işlemi öncesi ev sahipliğini üstlenecek yapıydı. Sarı-kırmızılı taraftarlar stadın tüm çilesini çekti.

Konum, alt yapı, üst yapı itibarıyla gitmek tam anlamıyla bir işkence aleti olan bu stadyuma ulaşabilmek için, insanlar pentatlonun tüm gereklerini yerine getiriyordu.

Uzun atlama, yüzme, cross country, yüksek atlama, maraton gibi dallarda başarıya ulaşan taraftarlar stadyuma girmeye hak kazanıyordu. Çamurlu, engebeli, bir o kadar çukurlu gidiş yolu, futbolseverlerin yeteneklerini ölçmek için birer parkur, birer sınavdı adeta.

İçeride ise Formula 1 takımlarının testlerini yaptığı rüzgar tüneli vardı sanki. Korneri içeriye kesmeye çalışan futbolcu, atacağı yeri rüzgara göre hesaplamakta, bu işlemi yaparken bir Tiger Woods, Rory McIlroy olmaktaydı.

Galatasaray bu eziyete daha fazla dayanamadı, emektar Ali Sami Yen’e geri döndü. Olimpiyat Stadı’nın ağlarına bu kez de İstanbul Büyükşehir Belediyespor düşmüştü.

2009 yılında İnci Sözlük orjinli taraftar grubu Boz Baykuşlar bu eziyeti çekmeye başladı. Hatta bu eziyeti futbolseverlere öyle neşeli, öyle esprili yaşattılar ki, gören stadyumun tüm sorunlarının giderildiğini düşündü.

İBB’nin projelerinden biri 14 bin kişi kapasiteli butik bir oteldi. Bu yeni stadın henüz akibeti belirsiz. Ancak belli olan bir şey var ki, İngiltere’deki Olimpiyat Stadı’nı kapmak için neredeyse savaş çıkacakken, bizimkiler İkitelli’deki muadilinden köşe bucak kaçmaya çalışıyor... Neden acaba?

İngiltere Premier Ligi