Popüler Sporlar
TÜM SPORLAR
Tümünü göster

NBA - Bozuksa değiştir

Eurosport
TarafındanEurosport

Güncellendi 05/12/2012 - 16:47 GMT+2

NBA spikeri ve yorumcusu Orkun Çolakoğlu, David Stern'ün Spurs'e verdiği cezayı ve Hack-a-Dwight taktiğinin oyuna etkisini değerlendirdi.

kobe bryant, pau gasol, dwight howard, los angeles lakers, 2012

Görsel kaynağı: AFP

NBA’de son bir haftanın en çok üzerinde konuşulan ve ilgi çekici gözüken iki konusundan biri Gregg Popovich’in Miami Heat-San Antonio Spurs maçı öncesinde takımın yıldızlarını eve gönderip oynatmaması ve bunun üzerine David Stern’ün köpürerek Spurs’e cezayı dayaması, diğeri Dwight Howard’ın serbest atışlardaki zaafının rakipler tarafından oyun akışı dışındaki taktik faullerle kullanılması. Her iki hadise de gelecekte kural değişikliklerine sebep olabilir.
Popovich’in Tim Duncan, Tony Parker, Manu Ginobili ve Danny Green’i San Antonio’ya gönderdiği haberi geldiğinde, hevesle beklediğim Heat-Spurs maçına 3-4 saat kalmıştı ve bir anda o gece ve ertesi sabah için yaptığım planları gözden geçirdim, sonuçta maçı da izlemedim. Dünyadaki birçok NBA meraklısı da aynı hayalkırıklığını yaşamış ve benzer şekilde hareket etmiştir. Doğrusu Popovich’e verdiği karardan ötürü kızdım çünkü sezonun en kalitelilerinden olma potansiyeli taşıyan bir maçı elimizden aldı. (Lütfen kimse Spurs yedeklerinin de maçı son dakikaya kadar önde götürdüğünden ve yine çok kaliteli bir maç izlendiğinden bahsetmesin çünkü Heat’in en üst viteste oynamadığını hepimiz biliyoruz.) David Stern ve muhtemelen TNT kanalı yöneticileri, reklamverenler, sponsorlar falan da kızdılar, ki kızmakta haklılar, sezonun en çok izlenecek maçlarından biri ellerinden alındı. Ne var ki Stern’ün bu olayla doğan öfkesini kontrol etmeyip anında dışarıya yansıtmaya ve sopasını aba altından falan değil, açık açık Spurs’e doğru sallamaya hakkı yoktu.
Popovich’e bir basketbolsever olarak kızdım, ayrıca bunun ötesinde, takımını Miami karşısına çıkarmamasını Spurs açısından da doğru bulmuyorum. Fakat bunlar Pop’u bağlamaz ve daha önemlisi, ilkelerinin dışında hareket ettiğini, normalde yapmayacağı bir şeyi sırf uyuzluk olsun diye yaptığını (her ne kadar usulü eleştirilebilecekse de) kimse iddia edemez. Popovich’in yaşı ilerleyen çekirdeğini idareli kullanmak için ne kadar dikkatli davrandığını, kadrosundaki oyuncuların neredeyse tamamına sorumluluk vermeyi sevdiğini, gerekirse normal sezon maçlarının bir kısmını feda etmeye hazır olduğunu biliyoruz. Atladığı maç, yalnızca iki karşılaşmanın oynanacağı bir ulusal kanal yayın gününde oynanacak Miami maçı olduğu için dikkat çekip böyle bir olay haline gelse de, o bunu daha önce de yapıyordu ve uzun bir deplasman turunun sonunda, son beş günde dördüncü maçı bazı oyuncularına oynatmaması onun için normalin dışında bir şey değil.
picture

gregg popovich, san antonio spurs, 2012

Görsel kaynağı: Resmi Siteden Alınmıştır

Eğer NBA yoğun fikstüre rağmen arada bu tip fireler verilmesini istemiyorsa, ki istememekte haklılar, yapılacak şey Stern’ünki gibi “çekerim kulağınızı” şeklinde bir efelenme değil, o yoğun fikstürü rahatlatmak ve/veya daha dikkatli programlamaktır. Normal sezon maç sayısı 82’den daha az olsa Pop gibi koçların Miami gibi bir rakibe karşı oyuncularını oynatmamak için daha az sebep bulacağı açık. Diğer taraftan gelirlerin azalacağı kaygısıyla ne takım sahipleri ne sponsorlar ne de oyuncular maç sayısının azalmasını istiyorlar. NBA hem maç sayısı aynı kalsın diyor hem de TNT’nin Perşembe maçları, ABC’nin Pazar maçları gibi ana yemeklerde bir aksaklık yaşanmasın istiyorsa, Spurs-Heat gibi maçların takımlardan birinin deplasman turunun sonunda, beşinci akşamdaki dördüncü maç olmamasına daha fazla dikkat edecekler. Şahsen maç sayısının 70’e düşürülmesini dilerdim, ama 76’ya bile düşürülmesinin pek mümkün gözükmediğinin farkındayım.
Haftanın diğer “kuralları sorgulatan” olayı, Los Angeles Lakers’ın Orlando Magic ve Houston Rockets’a yenildiği maçlarda rakiplerin “Hack-a-Dwight” yapmaları, yani top oyuna sokulduğu anda Howard’a kasten faul yaparak onu çok kötü attığı serbest atış çizgisine yollamaları. NBA’de ilk kez bir oyuncunun serbest atış zaafı bu şekilde kullanılıyor değil, bunu biliyoruz. Howard’ın yolunu izlemeye çalıştığı Shaquille O’Neal konunun en ünlü örneğidir, ayrıca son olarak geçen yıl play-off’ta DeAndre Jordan, Tiago Splitter gibi oyuncular üzerinde aynı taktik denenmişti. Ancak benim hatırlayabildiğim kadarıyla bu taktik ilk kez sezonun bu kadar erken bir safhasında üst üste uygulanmaya başladı ve Howard, Jordan-Splitter gibilerin aksine bu tip bir durumda hemen oyundan alınmak için fazla önemli bir oyuncu olduğundan konu geçen seneki örneklerine göre daha dikkat çekici bir hal aldı.
Bir kesim Howard, Splitter, Jordan, Ömer Aşık, Gasper Vidmar gibi oyunculara daha top oyuna sokulduğu anda, ortada pozisyon yokken kasten faul yapmanın ve onlara serbest atış attırmanın oyun kuralları içinde olduğunu söylüyor ve gayet normal buluyor. Buna karşılık, süre başladığı anda bir oyuncuya zaafı var diye faul yapmanın mevcut kurallara uygun ama oyunun doğal akışı içinde olmadığını, bir şekilde önüne geçilmesi gerektiğini düşünen bir diğer kesim de var. Ben ikinci gruba dahilim ve hatta yapılanı ahlaken doğru bulmuyorum. Evet, sporda sürekli olarak rakibin zaaflarından yararlanmaya çalışırsınız. Penetresi güçlü ama şutu zayıf bir oyuncuyu iki adım geriden savunup “sokabilirsen sok” diyebilir, rakibin kısa boylu skorer guardına karşı aynı pozisyondaki fizikli oyuncunuzu alçak postta kullanmaya çalışabilir ya da Howard gibi bir oyuncu pota altında topla buluştuğunda kolay bir basket bulmaması için sert bir faul yapabilirsiniz. Ama bunların hiçbiri, top oyuna sokulduğu anda bir oyuncuya sarılıp onu durup dururken çizgiye göndermekle aynı şey değil. Hiçbirimiz basketbolu bu şekilde bir oyun olarak sevmedik. Birbirimizi saf yerine koymayalım.
picture

BASKET 2012 Lakers - Dwight Howard

Görsel kaynağı: AFP

Henüz sezonun ilk bir ayı geride kaldı ve şimdiden başladığına göre bu defa bu faul yapma işinin suyu çıkabilir. Lakers ve Howard’ın popülariteleri nedeniyle konu daha fazla gündeme geliyor ve bu sayede nihayet gelecek sezon öncesinde bir önlem alınacak gibi geliyor. Hakemlerin bu tip faulleri ayırt etmesi hiç de zor değil. Benim önerim yakaladıklarına teknik faul çalmaları. Bir daha yapabilen oluyor mu, görürüz.
Uygulamada 3M+ kullanıcı'a katılın
En son haberler, sonuçlar ve canlı spor yayınları ile güncel kalın
İndir
Benzer Konular
Bu yazıyı paylaş
Reklam
Reklam