Popüler Sporlar
TÜM SPORLAR
Tümünü göster

Play-off Rehberi: Nereye gitmek istersin?

Eurosport Türkiye

Güncellendi 14/04/2017 - 17:29 GMT+3

İstanbul'da düzenlenecek THY Euroleague Final-Four'a katılacak takımlar için son eşik play-off. Kıran kırana mücadelenin yaşanacağı turu Doğa Üründül ve Ali Emre Mazlumoğlu kaleme aldı.

Llull (Real Madrid) - Teodosic, De Colo, Hines, Jackson (CSKA)

Görsel kaynağı: Eurosport

Chainsmokers ve Coldplay’in ortak çalışması, “Something Just Like This (Böyle Bir Şey)” isimli şarkının sözlerinde protagonistin, efsanevi karakterlerle kendisini kıyaslamasını, bunlardan hiçbirine benzemediğini ve sonunda sadece öpüşülecek doğru kişiye dönüşmesini dinliyoruz. EuroLeague’in normal sezonu bitti. Kimisine göre sade bir öpücük ödülken, play-off’ların başlayacağı bugünlerde takımlar için en büyük ödül şampiyonluk olacak.
Final-Four mücadelesinde yer alacak takımlara yapacağımız yakın bakışta önceliği ev sahiplerine veriyoruz...
Real Madrid (23 Galibiyet-7 Mağlubiyet)
Geçen sene Fenerbahçe’ye elenip Final-Four oynama şansını yakalayamayan Real Madrid, bu yıl aynı durumu yaşamamak için harika bir normal sezon geçirdi. Aralık ayının sonlarında dokuz galibiyet beş mağlubiyet almışlarken, bir anda gaza basıp ondan sonra yaptıkları 16 maçın 14’ünü kazandılar. Kendi sahalarında ise ikinci hafta kaybettikleri Baskonia maçından sonra oynadıkları 13 maçta da rakiplerine üstünlük kurdular. Bu sene hiç art arda yenilmeyerek, karşılaştıkları her takımı en az bir kez devirmeyi başardılar.
İspanyol ekibi bitmek bilmez bir hücum zenginliğine sahip. Hem sete yerleştiklerinde hem de açık sahada tempo yaratıp akıcı bir oyun ortaya koyabiliyorlar ve çok az takım onların bu oyununu bozabiliyor. Sezon boyunca yediklerinden 232 sayı fazla atmayı başardılar. Skor, süre ve top paylaşımı konusunda da ligin zirvesindeler. Bu sene kendi rekorlarını kırarak en fazla üç sayı basketi bulan takım oldular (Maç başına 10 isabet buluyorlar). Bu hücum performansında, takımı önder pozisyonda yöneten Sergio Lull ve henüz 18 yaşında olmasına rağmen geleceğin yıldızlarından biri olduğunu şimdiden kanıtlayan Luka Doncic önemli rol oynuyor. Aynı zamanda bu sene Gustavo Ayon ve yeni transfer Othello Hunter’ın çembere yakın bölümdeki etkinliği ön plana çıkıyor. Bu isimlere Rudy Fernandez ve Jaycee Carroll’ın dış şut katkısı yaptığı günlerde hücumda adeta boyut atlıyorlar. Real Madrid hücum performansıyla, bu sezon hiçbir savunmanın eşleşmek istemeyeceği bir takım haline geldi.
En büyük avantajları da EuroLeague’i en çok kazanan takım olarak, edindikleri deneyimleri olacak.
Takımın Yıldızı – Sergio Lull. Onu tarif edecek çok az kelime var. Oyunu takımın istediği tempoya çıkarmak için adeta regülatör görevi görüyor. İspanyol ekibinin 16.1 ortalamayla en skorer, 5.9 ortalamayla en çok asist yapan oyuncusu. Bununla da yetinmeyen Lull, bu sene 24 saniyenin bitiminde attığı inanılmaz basketlerle de İspanyol temsilcisine saha içinde moral pompalayıp, liderliğini pekiştiriyor.
En çok süre alan oyuncular – Sergio Lull, Luka Doncic, Rudy Fernandez, Anthony Randolph , Gustavo Ayon
Öne Çıkan İstatistikler – Real Madrid, ligde maç başına tutturduğu 86.71 ortalamayla en çok sayı atan ikinci takımken, 20.6 ortalama ile de en çok asist yapan takım. Bireysel oyuncu performanslarını gösteren verimlilik sıralamasında da birinciler.
CSKA Moskova (22 Galibiyet-8 Mağlubiyet)Geçen yıl, temsilcimiz Fenerbahçe’yi uzatmaya giden maçta yenerek kupayı kazanan ve bu sezona da fırtına gibi başlayan CSKA, yıldız ikilisinin toplamda 11 maç kaçırmasına çok fazla aldırış etmedi ve sezonu ikinci olarak bitirmeyi başardı. Bu sakatlıklar esnasında zaman zaman ritimlerini kaybetmiş olsalar bile, play-off turuna sağlıklı girdiklerini söyleyebiliriz.
Son şampiyon CSKA’nın en büyük kozu olan Teodosic-De Colo ikilisi, toplamda maç başına 36 sayı ve 11 asist üretti. Bu istatistiğin anlamı şu; ortalama olarak 87 sayı atan Rus temsilcisinin ürettiği skorun %65’i bu ikili üzerinden elde ediliyor. Kırmızı Mavililerin genel hücum anlayışı topun sürekli hareket ettiği, tepeden oynanan perde oyunları ve bu set sırasında uzunun içeri devrilmesi veya kendisini dışarı çıkartıp şut tehdidi haline dönüştürmesine dayanıyor. EuroLeague normal sezonunda sayı(1) ve asistte(2) zirvede yer alan Moskova temsilcisi, işin savunma tarafında da en çok blok yapan üçüncü takım. Kyle Hines önderliğinde harika bir pota altı savunmaları var ve hareketli eller sayesinde ligde en çok top çalan dördüncü takım olmayı başardılar.
Takımın Yıldızı: Nando De Colo. Normal sezonu 20.1 sayı ve 4.1 asistle oynayan oyuncu sakatlığı sebebiyle oynayamadığı yedi maça rağmen en çok sayı atanlar listesinde üçüncü sırada. Özellikle skor motoru sürekli çalışan ve sahanın her yerinden isabetli şut atabilen oyuncuyu şu ana kadar herhangi bir savunma seti durdurmayı başaramadı.
En Çok Süre Alan Oyuncular: Kyle Hines, Nikita Kurbanov, Nando De Colo, Aaron Jackson, Milos Teodosic
Öne Çıkan İstatistik: CSKA’nın asist/top kaybı oranı diyebiliriz. Bu sezon kaybedilen sekiz maçın üçü hariç (Darüşşafaka,Baskonia,Panathinaikos) geri kalanlarında top kaybı sayısı, asist sayısından daha fazlaydı. Teodosic bu istatistiğin anahtar oyuncusu, sıkışık anlarda çok basit hatalar yapabiliyor ve maçların kaybedilmesine zemin hazırlayabiliyor.
Olympiacos (19 Galibiyet-11 Mağlubiyet)Geçen yıl play-off’lara kalamayarak taraftarlarına şok yaşatan Olympiacos, bu sene tekrar eskisi gibi şampiyonluğun en güçlü adaylarından biri olduğunu ispatlamak için yola çıktı. İlk maçında Real Madrid’e kaşı sahadan 18 sayı farkla yenik ayrılmaları şüpheleri arttırdı. Ancak ondan sonra toparlanan Yunan ekibi, son üç maçını kaybetmelerine rağmen normal sezonu üçüncü tamamladı ve saha avantajını elde etti.
Olympiacos, normal sezonun en iyi savunma yapan takımlarından biri. Kendi evlerinde oynadıkları maçlarda rakipleri ortalama 70 sayıda tutmayı başardılar. Pire temsilcisini puan tablosunda öne fırlatan Aralık-Şubat ayları arasında bu sayı 65’e kadar düşmüştü. Savunmada maçın kaderini değiştirebilecek kadar güçlü bir dirençle rakiplerini karşılayan, Khem Brich’le boyalı alanı adeta rakiplerine dar eden Kırmızı Beyazlılar, hücumda ise Spanoulis önderliğinde 24 saniyenin tamamını kullanmaya çalışarak, doğru şutu kovalıyorlar. Bu sayede oyunun temposunu kendi istedikleri gibi adeta emiyorlar. Bu da onları oyun temposunu belirlemek ve yavaşlatmak konusunda uzman hale getirdi.
Takımın Yıldızı – Vassilis Spanoulis. EuroLeague efsanelerinden biri. Saha içinde olduğu kadar dışında da takımın lideri. İlerleyen yaşına rağmen hâlâ Olympiacos’un en güvendiği el olarak öne çıkıyor ve takımı parkede o yokken zorlanıyor. 11.8 sayı ortalamasıyla Printezis’ten sonra takımın sayı kralıyken 6 ortalamayla asist konusunda da zirvede.
En çok süre alan oyuncular – Vassilis Spanoulis, Vangelis, Mantzaris, Matt Lojeski, Kostas Papanikolaou, Georgios Printezis
Öne Çıkan İstatistikler – 37 ribaunt ortalamasıyla zirvedeler. Aynı zamanda ligin en az sayı yiyen üçüncü takımıyken maç başına yaptıkları 3.3 blokla, bu alanda ikinci sıradalar. Bu istatistiklerle karşılaştıkları takımlara şimdiden gözdağı vermeyi başardılar.
Panathinaikos (19 Galibiyet-11 Mağlubiyet)Atina temsilcisi, Koç Obradovic’in 13 yıllık kariyerinin ardından, 2012 yılından beri hiçbir play-off serisini kazanamadı. Bu sezon laneti bozmak için bütün enerjilerini sahaya yansıtacaklar. EuroLeague’in ilk maçından son maçına kadar sekizincilikten aşağıya hiç düşmeyen Yeşil Beyazlıların sezonunu ikiye ayırabiliriz.
Birinci kısımda Nick Calathes önderliğinde klasik Yunan temsilcisi hüviyetine bürünen, 24 saniyeyi sonuna kadar kullanan bir takım vardı. Koç Pascual bunun play-off’larda soruna yol açabileceğini önceden gördü ve Pana’nın hücum yelpazesini genişletmek için Mike James-Sİngleton ortaklığında bir hücum planı yarattı. Bu plan sezonun ikinci kısmındaki durumu ortaya çıkardı. Maçlara Calathes ile başlanıyor ve yaratıcılıkla birlikte gelen hareketlilik benchten eklemelerle devam ediyor. Şöyle ki, Bourousis, James ve Rivers’ın oyuna girmesiyle sahaya harika yayılan, alınan her ribauntla hızlı basketbol oynamaya başlayan bir takıma dönüşebiliyorlar. Lakin bir sıkıntı var, takım bu kimlik değişimini sezonun bitimine 10 maç kala yaşadı ve halen oyunu içselleştiremediklerini gözlemleyebiliyoruz.
Takımın Yıldızı: Chris Singleton. Normal sezonu 12.3 sayı, 6 ribaunt ve 1.1 blok ortalama ile bitiren oyuncunun, takımına hücum setlerine sağladığı esneklik muazzam. Hem içeriden(%55) , hem de 3 sayı çizgisinin dışından (%46.5) bitirebiliyor. Kendisini savunan oyuncuyu sürekli dışarı çekmesi sayesinde, Mike James gibi hızlı gardlara içeri penetre edebilecek fırsatları yaratıyor.
En Çok Süre Alan Oyuncular: Ioannis Bourousis, Chris Singleton, James Feldeine, K.C. Rivers, Nick Calathes
Öne Çıkan İstatistik: Top çalma istatistiğinde 2. olan Yunan temsilcisi, son 10 haftada çaldığı toplar üzerinden en çok sayı üretebilen takım. Ek olarak kendi evlerinde sadece 1 maç kaybetmelerini, ev sahibi avantajıyla girdikleri play-off’larda şanslarını arttıran bir etmen olarak görebiliriz. Diğer yandan, deplasmanda alınan beş galibiyetin üçü oyun karakterlerinin değiştiği ve daha modern basketbol oynama çalıştıkları bu son 10 haftalık bölümde geldi.
Doğa Üründül & Ali Emre Mazlumoğlu
Not: Fenerbahçe, Anadolu Efes, Baskonia ve Darüşşafaka Doğuş incelemeleri yarın sitemizde olacak.
Uygulamada 3M+ kullanıcı'a katılın
En son haberler, sonuçlar ve canlı spor yayınları ile güncel kalın
İndir
Benzer Konular
Bu yazıyı paylaş
Reklam
Reklam