Popüler Sporlar
TÜM SPORLAR
Tümünü göster

Öğretmen, koç ve efsane: Duda

Eurosport
TarafındanEurosport

Güncellendi 27/12/2012 - 07:18 GMT+2

2012 Euroleague Şampiyonu Olympiakos'ta tüm sezon boyunca inanılması güç bir hikâyenin altına imzasını atan Dusan Ivkovic'i Uğur Ozan Sulak kaleme aldı.

dusan ivkovic

Görsel kaynağı: Eurosport

Bir yazıya nasıl başlarsınız? Kaleme aldığınız kişiden alıntı yapmak iyi bir yöntem. Geçmişteki bir olayı hatırlatmak da fena sayılmayabilir. Peki, söz konusu Dusan Ivkovic ve son bir hafta olunca? Sanırım farklı bir yolu tercih etmem gerekecek.
Yer: Eresin Topkapı Otel. Burası, Olympiakos'un karargahı.
Pero Antic röportajı için yola çıktık. Otele vardıktan hemen sonra, Olympiakos'un takım otobüsünün geleceği 30-40 dakikalık zaman aralığında üst katta Arapların terlikle gezdiği lobinin girişine yerleşmişiz, takım menajeri Bafes'in gelmesini bekliyoruz. Bafes, içeri dev kulaklıkları olan Joey Dorsey'nin yanında giriyor, "Ee, şey Antic?" dediğimizde "Takım yemeğine gidiyoruz şimdi, on-on beş dakika sonra Pero'yu getiririm, röportaja başlarsınız" cevabını alıyoruz.
Buraya kadar pek bir sıkıntı yok. Ancak devamının aynı parlaklıkta ilerlediğini söyleyemeyeceğim. Koltukta boş boş otururken yarım saatlik zamanı çoktan aşıyoruz ve ben, hayli yanlış bir karar olduğunu sonradan anladığım bir biçimde, ayağa kalkıp Olympiakos'un yemek yediği bölüme doğru gidiyorum. Yemekhanenin girişinden kafayı şöyle bir uzatıp "Pero?" dememle beraber Duda'nın içeriden pek sevecen olmayan bir tonda bana dönerek dışarıyı gösterip, kapıyı kapatması için de Bafes'i yolladığını görüyordum. Daha sonradan, Ivkovic'in yemek bitiminde Galatasaray maçı için son konuşmayı yaptığını öğreniyoruz ama duruma pek yararı dokunmuyor tabii ki. Elbette adab-ı muaşeret açısından yararlı bir gün.
Dalga geçiyorsun? Yine mi Ivkovic?
Sinan Erdem'de; Frank Lawlor'dan Yarone Arbel'e, Jon de la Presa'dan John Hobbs'a kadar birçok gazeteci, antrenör ve muhabir var. Panathinaikos ile CSKA'nın, Olympiakos ile de Barcelona'nın antrenman giriş-çıkışları çakışıyor hâliyle, Euroleague de takvimi birleştirerek 15 dakikalık bir medya izni vermiş. Navarro İngilizce soru almazken, biz de sadece Eidson ve N'Dong ile konuşabildiğimiz Barcelona bölümünden Olympiakos'a doğru kayıyoruz. Duda tam salonun ortasında duruyor, yanında kimse yok. Hafiften yine Bafes'e yaklaşıp "Ivkovic'e birkaç soru sorabilir miyiz?" diyoruz, "Evet" cevabı gelince de yanına doğru ilerliyorum... -kayıt cihazı on- Duda, Final-Four dışında soru almadığını biliyorum. Klişe olacak, onun da farkındayım ama takım üzerinde baskı var mı?"Yanıt: "Bunların cevabını açılıştaki basın toplantısında verdim. Sen yok muydun? Orada olman ve beni dikkatlice dinlemen gerekirdi çünkü senin işin bu." -kayıt cihazı off-
dusan ivkovic
Sanırım beni pek sevmiyor ama olsun, Duda'nın dün basketbol tarihine kattığı yeni cilde inanmak hâlâ çok güç. Angelopoulos kardeşlerin bütçe küçültmesi, sene başında en büyük bütçenin ayrıldığı Matt Howard ve Kalin Lucas transferlerinin tutmaması, Papadopoulos'un neredeyse tüm set hücumunun üzerinden döndüğü bir dönemde sakatlanarak tüm yükün Dorsey'ye kalması... Bunlar daha önce fazlaca dile getirilmiş, üzerinde durulmuş konular. 2012 Olympiakos? Bu hikâyeyi en iyi Duda'nın Yunanistan'daki dersahenelerin eğitim sistemine etkisi ve kendi koçluk/öğretmenlik ilişkisini kurduğu maç sonu basın toplantısı tamamlar zannedersem:
"Size bir koç ve bir öğretmen olarak iki yanım arasındaki farklılığı anlatmaya çalışayım. Kafanızda daha önceden yer etmiş 'En iyi koç, öğretmen koçtur' ifadesini silin. Koç olmak, öğretmen olmaktan çok daha farklı bir şey. Takımımda bunun yansımasını görebilirsiniz. İlk başlarda hiç kolay değildi, aramızda tutmamız gereken sırlar ve kat etmemiz gereken önemli yollar vardı. Ancak oyuna hazırlık anlamında oyuncularıma hep şunu söylemişimdir: Kimin karşısında ne kadar zorlanacağınızı bilemezsiniz. Bunu size ben de tarif edemem. CSKA da olabilir, bir başka takım da. Aynı motivasyonu hep korumalısınız. Ben, koçlukta başarılı olduysam öğretmenlik açısından başarılı olamadım. 90 doğumlu üç oyuncum bugün takımlarına çok kritik yerlerde katkılar vererek şampiyon oluyorlar ama önceden ekstra öğretmenlik için dershane eğitimi aldılar. Bu saçma. Bu, kesinlikle saçma.
picture

olympiakos şampiyon

Görsel kaynağı: Eurosport

Ben fark 19'ken bile hadi şu molada farkı 13'e, hadi şu molada farkı 12'ye indirelim dedim. Maç öncesinde oyuncularımı rahatlatmak için boğazda bir kahve içirmeye götürmek istedim. Ancak görüyorsunuz, üçüncü çeyreğin sonunda 20 fark yemiştik. Demek ki boğazda kahvenin pek yararı olmamış. Onlara devre arasında 'Eve mi gitmek istiyorsunuz? Gidin. Lâkin eğer burada kalmak istiyorsanız kazanın. Sizden bir kaos yaratmanızı istiyorum' dedim ve onlar da yarattı. Hepsiyle teker teker gurur duyuyorum"
Uygulamada 3M+ kullanıcı'a katılın
En son haberler, sonuçlar ve canlı spor yayınları ile güncel kalın
İndir
Benzer Konular
Bu yazıyı paylaş
Reklam
Reklam