Popüler Sporlar
TÜM SPORLAR
Tümünü göster

2012'den 2014'e: Türk atletizminin duraklama dönemi / ANALİZ

Eurosport Türkiye

Güncellendi 18/08/2014 - 15:45 GMT+3

Türk atletlerin 2012 sonrasındaki düşüşü tüm hızıyla sürüyor. Karanlık tabloya ışık tutmaya çalıştık.

Gamze Bulut

Görsel kaynağı: AA

2012 yılı için Türk atletizminin zirvesi diyebiliriz. Avrupa Atletizm Şampiyonası’nda kazanılan yedi madalyayı, Londra’daki Olimpiyat tarihimizdeki ilk atletizm altını takip etmişti. Ne olduysa da bu tarihten sonra oldu.
Doping dosyası
İşaret fişeği 22 Mart 2013’te fişeklendi desek yeridir. Türkiye’nin Olimpiyat tarihindeki ilk atletizm altın madalyasının sahibi olan Aslı Çakır Alptekin’in doping yaptığı iddiası gündeme bomba gibi düşmüştü. Biyolojik pasaportlarındaki verilerde sapmalar olan milli atletin lisansı askıya alındı. Türkiye Atletizm Federasyonu yaptığı soruşturmada Aslı’ya ceza vermezken, bu karar IAAF’i tatmin etmemişti.
İkinci doping vakası ise Nevin Yanıt’ta yaşandı. Avrupa şampiyonu atlet Nevin Yanıt, doping yaptığı gerekçesiyle 2015’in Şubat ayına kadar müsabakalardan men cezası aldı. Nevin’in Avrupa Salon Şampiyonası’ndaki 60 metre engellideki kazandığı altın madalyası da elinden uçup gitti.
Gamze’nin serbest düşüşü
2012’de Aslı Çakır Alptekin’in kazandığı Avrupa ve Olimpiyat zaferlerinde hemen arkasında bir atlet yer alıyordu: Gamze Bulut. ‘Ablam’ dediği Aslı Çakır Alptekin’in izinde olduğunu her fırsatta dile getiren Gamze Bulut, 2012’de kariyerine bir Olimpiyat bir de Avrupa ikinciliği madalyası eklemişti. Henüz 20 yaşında bu başarıları kazanan genç atlet, 2012’den sonra adeta serbest düşüşe geçti.
Londra Olimpiyat Oyunları’nda 4:01.18 ile ikinci olan Gamze Bulut, o tarihten sonraki yer aldığı beş 1500 metre müsabakasında ise adeta döküldü. 4:07 ile 4:18 arasında dereceler koşan Gamze’nin bu düzensiz performansı nedeniyle Uluslararası Atletizm Federasyonları Birliği’nin (IAAF) dikkatini çekerken, milli atlet doping iması yapılmasına sert tepki gösterdi:
Ben 2012 Olimpiyatları'nda gümüş madalya aldım. O nedenle tüm hedefim 2016 Olimpiyatları'nda birincilik kürsüsüne çıkmaktır. Avrupa Şampiyonası'nda başarılı olamadım. Bu doğru. Ancak, bana doping iması yapıldığı, gözetim altında olduğum şeklindeki yayınlar yalan. Dopingle hiç işim olmaz. Bugüne dek tüm sporculara yapılan rutin doping kontrollerinden de alnımın akıyla geçtim. Birileri benimle ilgili algı yaratmak, üzerime oynamak istiyor. Yapılanlar ve yazılanlar son derece ayıp ve haksızlık. Milli bir sporcuya bu denli yakıştırma, ima yapmak ve algı yaratmak vicdansızlık. Moralimi bozuyorlar.
Gamze Bulut Aslı Çakır Alptekin
Umudumuz Emel Dereli
Tüm bu olumsuzlukların yanında ise genç bir atlet göze çarpıyor: Emel Dereli. 1996 doğumlu olan genç gülleci, bu yıl düzenlenen Dünya Gençler Atletizm Şampiyonası’nda bronz kazanarak gelecek adına umut verdi. Emel’in Dünya Yıldızlar, Avrupa Kış Atmalar ve Balkan Yıldızlar Şampiyonaları’nda da altın madalyası bulunuyor.
Türkiye Atletizm Federasyonu, Zürih’teki 2014 Avrupa Şampiyonası’nda Emel Dereli’nin yarışması izin vermedi. Sebebi ise ilginç: “Son Dünya Gençler Atletizm Şampiyonası'nda bronz madalya kazanan milli gülleci Emel'in, büyüklerde ilk 3'e girememe şansı vardı. Moralinin bozulmaması için yarışmasını istemedik. Bu nedenle de Zürih'teki Avrupa Atletizm Şampiyonası'nda yer almadı.” Anlaması gerçekten güç.
Emel Dereli
Son beş Avrupa Şampiyonası’nda ne yaptık?
2002: 1 Altın
2006: 1 Bronz
2010: 3 Altın
2012: 4 Altın, 2 Gümüş, 1 Bronz
2014: 1 Bronz
Ne yapmalı?
Bu sorunun cevabı ayrı bir yazı konusu ama doping illetinden Türk atletizminin bir an önce kurtulması lazım. Ayakta takip ettiğimiz 1500 metre finalinin yüzü suyu hürmetine, yeni nesillerin atletizmi sevmesi için temiz spor şart. Sert yasalar hazırlamakla her zaman düzen sağlanmaz.
Uygulamada 3M+ kullanıcı'a katılın
En son haberler, sonuçlar ve canlı spor yayınları ile güncel kalın
İndir
Benzer Konular
Bu yazıyı paylaş
Reklam
Reklam